WordPress her zaman açık kaynaklı yeniliklerin parlayan örneklerinden biri olarak öne çıkmıştır. 2003 yılında Matt Mullenweg ve Mike Little tarafından insanların websitelerini zahmetsizce yönetmesini sağlamak vizyonu ile yaratılmıştır. Yıllar içinde topluluk odaklı felsefesi ile beslenen güçlü bir ekosisteme dönüşmüştür. Ancak ekosistem olgunlaştıkça WP Engine gibi şirketler ticari rolleri ile öne çıkmaya başlamış, bu durum zaman zaman açık kaynaklı işbirliği ruhu ile çatışır hale gelmiştir.

WP Engine bir zamanlar derin bir hayranlık ile takip ettiğim bir şirkettir. Yıllar boyunca platformlarında sayısız projeyi sorunsuzca hayata geçirmiş ve yönetmişimdir. Başlangıçta aldığım performans ve güvenilirlik benim için mükemmel bir uyum sağlamıştır. Ancak yaklaşık dört beş yıl önce yaşadığım deneyim birden kötüleşmiş, beni hayal kırıklığına uğratmıştır.

Etik ve Müşteri Güveni İhlali

İlk kırmızı bayrak, WP Engine’in müşterilerim ile iletişimi nasıl yönettiği olmuştur. Zira ben websitelerini doğrudan yönettiğim için pek çok müşterim ile uzun soluklu ilişkilerim bulunmaktadır. WP Engine, benim rızam olmadan müşterilerimin telefon numaralarını websitelerinden almış ve onlara doğrudan ulaşmaya çalışmıştır. Hesapların benim adımda olduğunu ve faturaları benim ödediğimi hatırlatmaya gerek var mı? Buna rağmen beni tamamen bypass edip, müşterilerime sitelerinde “kritik sorunlar” olduğu yönünde cüretkar iddialar ile ulaşmaya çalışmışlardır.

Bu durum sadece profesyonellikten uzak olmakla kalmamış, beni derin bir hayal kırıklığına uğratmıştır. Birinin müşterisini soğuk arayarak, o müşterinin işini yöneten kişiyi küçük düşürmesini nasıl savunabilirsiniz? Peki, bu kritik sorunlar neymiş? 25 dolarlık aylık hosting paketinde çalışan bir web sitesi için böyle bir müdahale gerektirecek sorunlar mı varmış?

Etik Dışı Satış Taktikleri

Bu durum tek seferlik bir olay da değildi. Bu tür davranışları defalarca yaşadım. Bir keresinde, bir müşterimin sitesinde “4,000 Ajax çağrısı” olduğunu sorun olarak işaret etmişler, daha üst bir pakete geçmemiz gerektiğini veya özel bir sunucuya çıkmamız gerektiğini ısrarla belirtmişlerdi. Üslup kibarca örtülmüş ama altında yatan tehdit tonu şöyleydi: “Site çevrimdışı olursa ne yaparsınız?” diyerek bizi korkutmaya çalışıyorlardı.

Ben de bu 4,000 çağrının günde mi, dakikada mı yoksa yılda mı olduğunu öğrenmek istedim. Elbette net bir cevap veremediler. Bunun yerine sitenin kodlamasının iyi olmadığını, bunun sorunların asıl sebebi olduğunu söylemeye başladılar. Gerçekten mi? Hangi kısım kodlaması iyi değil? Asıl sorun ne? Bana istatistik ver, somut bir şey ver, ben de düzelteyim. Ama hayır, hepsi göz boyama, beni 600 dolarlık pakete geçirmeye yönelik bir oyunmuş.

Son Darbe

İşler daha da kötüleşti. Yönettiğim başka bir siteye kasıtlı sorunlar çıkarmaya başladılar. Bunu ispat etmem mümkün değil ama davranışları kötü niyetli şüphelerimi artırmak için fazlasıyla yeterliydi. Her gün yeni bir sorun gizemli bir şekilde ortaya çıkıyordu. Sonunda ekibim, iyi organize olmuş ve profesyonel bir ekip olarak tüm siteleri başka bir hosting firmasına taşıma kararı aldı. Taşıma işlemi sadece 10 dakika sürdü ve aynı gün siteler yeni platformda yayına alındı.

WP Engine bu durumu iyi karşılamadı. Ödenmemiş ajans komisyonları için peşimizden koşmaya başladılar. Açıkçası umurumuzda bile olmadı. Bizi bu kadar yıpratan bir firma ile her türlü ilişkiyi sürdürmek, etik olanı bir kenara bırakmak gerekirse, etik dışı olanı bile sürdürmek mümkün değildi.

Geriye Dönüp Bakınca

Artık WP Engine gözümde güvenilir bir firma değil. Agresif satış taktikleri ve müşteri ilişkilerine olan kayıtsızlıkları beni bir zamanlar saygı duyduğum bir hizmet sağlayıcısından sürekli hayal kırıklığına uğradığım bir kaynağa dönüştürdü. Daha sert kelimler kullanmaya çekiniyorum. Zira bir zamanlar duyduğum hayranlık ile içinde bulunduğum durumun tezatlığı karşısında şaşkınım. Nasıl oldu da güvenilir bir hosting sağlayıcısı buraya geldi?

Örneği somutlaştırmak adına, Rocket.net’e geçtikten sonra benzer bir sorunu iki yıl içinde yaşadım. Aşırı trafiği botlara bağladılar ve beni 1,000 dolarlık pakete çıkarmaya çalıştılar. Taşınmamız 15 dakika sürdü ve Cloudways’e geçtik. Orada da ilerleyen dönemde bazı kısıtlamalar ile karşılaştık.

Görüldüğü üzere genel olarak hosting firmaları ile yaşadığım deneyimler pek iç açıcı değil. Ancak WP Engine özellikle can sıkıcı bir hayal kırıklığı. Sonuç olarak aklımda kalan soru şu: Güvendiğim WP Engine’e ne oldu?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Close Search Window